Altın fiyatları hem yurt içinde hem de küresel piyasalarda tarihi seviyelere ulaştı. Güvenli liman arayışıyla hareket eden yatırımcıların ilgisi artarken, 2025 yılına dair fiyat tahminleri de yukarı yönlü revize edildi. Altın, yatırım aracı olarak yeniden gözde konumda.
Altın Fiyatlarında Yeni Zirveler: Neler Oluyor?
2025 yılına hızlı başlayan emtia piyasasında özellikle altın fiyatlarındaki yükseliş dikkat çekiyor. Küresel ekonomik belirsizlikler, merkez bankalarının faiz politikaları ve jeopolitik riskler gibi faktörlerin etkisiyle gram altın, çeyrek altın ve ons altın fiyatları yeni rekorlara imza attı.
Piyasalarda yaşanan bu hareketlilik sonrası yatırımcıların en çok sorduğu soru ise şu: “Altın halen alınır mı?”
Güncel Altın Fiyatları (Nisan 2025)
Yurt içi piyasalarda serbest piyasada altının gramı 2.700 TL seviyesine kadar çıktı. Bu yükseliş, 2024 sonundaki 1.950 TL seviyelerine göre yaklaşık %38’lik bir artışı temsil ediyor. Diğer türlerde de benzer yükselişler gözlemleniyor:
- Çeyrek altın: 4.400 TL
- Yarım altın: 8.800 TL
- Cumhuriyet altını: 17.600 TL
- 1 ons altın (uluslararası): 2.450 dolar
Altının Yükselme Nedenleri
Ekonomistler ve analistler, altın fiyatlarındaki yükselişi birkaç temel başlıkta özetliyor:
- Jeopolitik risklerin artması (Orta Doğu, Doğu Avrupa)
- ABD Merkez Bankası (FED) faiz indirimi beklentileri
- Küresel enflasyonun halen yüksek seyretmesi
- Merkez bankalarının rezerv çeşitlendirme hamleleri
- Çin ve Hindistan gibi ülkelerde artan fiziki altın talebi
Bu gelişmelerin, altına olan ilgiyi artırdığı ve fiyatları yukarı çektiği belirtiliyor.
2025 Yılı Altın Tahminleri Ne Diyor?
Uluslararası finans kurumları ve yatırım bankaları, 2025 yılına dair altın beklentilerini güncelledi. Özellikle JPMorgan, Goldman Sachs ve Bank of America gibi kurumlar, altının 2025 sonuna kadar ons bazında 2.600 – 2.800 dolar bandına ulaşabileceğini öngörüyor.
Türkiye özelinde ise gram altın için yıl sonunda 3.000 TL’nin üzeri tahmin ediliyor. Bu tahminlerde kur etkisi ve iç piyasadaki arz-talep dengesi önemli rol oynuyor.
Altın Hâlâ Güvenli Liman mı?
Altın tarihsel olarak kriz dönemlerinde güvenli liman özelliğiyle öne çıkan bir yatırım aracı. 2025 yılı özelinde;
- Ekonomik büyüme beklentilerinin zayıf olması
- Kripto varlıklardaki dalgalanmalar
- Borsalarda görülen belirsizlikler
gibi nedenlerle yatırımcılar yeniden fiziki altın ve altın fonlarına yönelmeye başladı.
Özellikle bireysel yatırımcılar, vadeli mevduat faizlerinde düşüş beklentisi nedeniyle altın-tabanlı yatırım araçlarını daha cazip görmeye başladı.
Uzmanlar Ne Diyor?
Ekonomist Hatice Kolçak sosyal medya hesabından yaptığı değerlendirmede,
“Altın uzun vadede güçlü bir koruma aracıdır. Ancak alım için her seviyede acele edilmemeli. Dönemsel düzeltmeler her zaman olur,”
uyarısında bulundu.
Benzer şekilde yatırım danışmanı Tunç Şatıroğlu, teknik analiz verilerine göre altının gram bazında 2.800 TL – 3.200 TL bandına ilerleyebileceğini belirtti.
Altın Yatırımı Nasıl Yapılmalı?
Yatırımcıların altın alımında dikkat etmesi gereken bazı noktalar şöyle:
- Fiziki altın alımlarında güvenilir kuyumcular ve bankalar tercih edilmeli
- Altına dayalı borsa yatırım fonları (ETF’ler) göz önünde bulundurulmalı
- Dönemsel fiyat hareketleri takip edilmeli ve “kademeli alım stratejisi” uygulanmalı
- Uzun vadeli portföylerde altına %10 – %20 oranında yer verilmesi öneriliyor
Ayrıca altın hesabı açarak alım-satımı dijital ortamda yapmak da son yıllarda yatırımcılar arasında oldukça yaygınlaşmış durumda.
Türkiye Merkez Bankası’nın Rolü
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) da altın rezervlerini artıran merkez bankaları arasında yer alıyor. 2024 boyunca rezervlerini 50 ton artıran TCMB, bu hamlesiyle kur istikrarı ve finansal güvenliği desteklemeyi hedefliyor.
Bu durum, iç piyasadaki altın fiyatlarının güçlü kalmasında önemli bir rol oynuyor.
Sonuç Yerine Tavsiye Değil, Gözlem
Altın, 2025 yılında hem yerli hem yabancı yatırımcılar için yeniden ilgi odağı haline geldi. Yükselen fiyatlar ve iyileşen tahminler dikkat çekse de, yatırım kararlarının mutlaka kişisel risk profiline ve piyasa takibine dayalı olarak verilmesi gerektiği uzmanlarca hatırlatılıyor. Altın, geçmişte olduğu gibi bugün de “koruyan” bir varlık olmaya devam ediyor.
